F CAHİT İÇLİ, SELÇUK ARDA, FARUK VAR, AHMET TULPAR

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, SİVAS

Özet

Bu çalışmada Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi A.B.D.'ında tiroid hastalığı nedeniyle 1991-1993 yılları arasında takip edilen 630 hasta değerlendirildi. T3' T4' TSH, USG, Tiroid İnce İğne Aspirasyon Sitolojisi (TİİAS), sintrigrafi ile düzenli izlenen ve en az 6 ay tiroksin süpresyonu uygulanan soliter, soğuk, solid nodülü olan 33 hastanın bu tedaviye yanıtları retrospektif olarak araştırıldı.

Nodüllerin çap ve hacim hesaplamaları yapıldı. 33 hastanın 11 tanesinin (%33.3) nodülünün tamamen kaybolduğu, 8 hastanın halen süpresyon tedavisi ile izlendiği, 5 hastanın opere edildiği ve 9 hastanın operasyon önerilerini geri çevirdiği saptandı.

USG çap ölçümleri ortalaması tedavi başlangıcında 14.9 ± 4.3 mm 6 ay tiroksin süpresyonu sonrasında ise 12.9 ± 5.7 mm olarak saptandı. Bu azalış istatistiksel olarak anlamlıydı (p<0.05). Hacim ortalamaları başlangıçta 1.22 ± 1.07 ml iken 6 ay tiroksin süpresyonu sonrasında 0.94 ( 1.29 ml olarak bulundu. Hacimdeki %23 oranındaki bu azalma istatistiksel olarak yine anlamlıydı (p<0.05). 6 ayın üzerinde izlenebilen hastalarda ortalama hacim azalması ise %67 olarak bulundu.

Süpressif tedaviye yanıt %61 (20/33) hastada başarı sağladı. Süpresyona uğrayan nodüllerde kanser insidansı %5 (1/20), süpresyona yanıt vermeyen nodüllerde ise kanser insidansı %15.4 (2/13) olarak hesaplandı.

Bu verilere göre TİİAS kullanılması koşuluyla izlenen hastalarda 6 ayın üzerinde süpresyon tedavisinin uygulanması gerektiğini düşünmekteyiz.