H. Özgür Aytaç, Sedat Yıldırım, Tamer Çolakoğlu, Ali Ezer, Sedat Belli, Akın Tarım, Mehmet Haberal

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi, Adana, Türkiye

Özet

Amaç: Yüz yanıkları ile oluşan göz hasarları sıklıkla önemli sonuçlar doğurur. Belirgin göz hasarı varlığı, yanık hastalarında genellikle kötü gidişle sonuçlanır. Yüz yanıklarında göz tutulumu, yanık tiplerine, oranlarına ve demografik dağılımlarına göre geriye dönük olarak incelenmiştir.

Materyal ve Metod: Geçtiğimiz yıl içinde merkezimize yanık nedeniyle 94 hasta yatırıldı. Yüz yanıkları, tüm yanıkların %16'sını (n=15) oluşturmaktaydı. Yaş dağılımı üç ay ile yetmiş dört yıl arasındaydı. Hastaların yüzde sekseni erkek idi (n=12). Yanık alanı yüzdesi, %5 ile %62 arasında değişiyordu. Yüz yanığı oluşumunda etyolojik etmenler, alev (%67, n=10), sıcak su (%13, n=2), sıcak süt (%13, n=2) ve elektrik yanığı (%7, n=1) idi.

Sonuçlar: Toplam 15 yüz yanığından, bir sıcak su ve bir elektrik yanığı dışında kalan %87'sinde (n=13) göz tutulumu mevcuttu. On üç hastadan sıcak su ve sıcak süt yanığı olan iki hastada sadece tek göz tutulumu vardı. Göz hasarı tipleri; sadece göz kapağı ödemi (%30,7, n=4), göz kapağı yanığı (%69.2, n=9), konjunktival kemozis (%15.3, n=2), kornea ve iriste opaklaşma (%15.3, n=2), kirpik yanığı (%23, n=3) ve piterjium (%7.6, n=1) idi. Göz hasarı olan yanık hastalarında mortalite oranı %30.8 olarak saptandı.

Yorum: Bu sonuçlar, yüz yanığı olan hastaların önemli bir bölümünde göz hasarının bulunduğunu göstermektedir. Göz hasarının belirginliği, yanık olgusunun ciddiyetine eşlik edebilir ve belki de erken dönem yanık sınıflandırılmasında dikkate alınabilir. Yüzünde yanık olan olgularda geç dönem göz hasarlarını ortaya koyacak uzun dönemli izlem ve tetkikler yapılmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Yüz yanığı, göz hasarı