Özet
Amaç
Akut apandisit en yaygın cerrahi acillerden birisidir. Modern araştırmalara rağmen akut apandisitin doğru tanısı gizemli bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu çalışmanın amacı negatif apendektomi oranlarını azaltmada inflamatuvar belirteçler (C-reaktif protein, prokalsitonin, eritrosit sedimantasyon oranı), ultrasonografi ve Alvarado skorunun tanısal doğruluğunu değerlendirmek ve karşılaştırmaktır.
Gereç ve Yöntemler
Çalışmaya 278 hasta dâhil edildi. Hastalar ameliyat grubu (n=184) ve ameliyat edilmeyen grup (n=94) olarak 2 gruba ayrıldı. Tüm hastalara abdominal ultrasonografi çekildi ve tam kan sayımı, eritrosit sedimantasyon oranı, C-reaktif protein ve prokalsitonin ölçümü yapıldı. Hepsinin Alvarado skorları hesaplandı.
Bulgular
Ameliyat grubunda histopatolojiye göre klinik prediktif faktörlerden Alvarado skorunun ≥7 olması, ultrasonografide akut apandisit varlığı, nötrofili hâkimiyeti ve lökositoz anlamlıydı. Bu parametreler arasında doğruluk oranı en yüksek olanlar nötrofili hâkimiyeti ve lökositozdu. Yüksek C-reaktif protein ve prokalsitonin seviyeleri komplike apandisitlerde anlamlı olmasına rağmen inflamatuvar parametreler histopatolojik sonuçlara göre anlamlı değildi. Multifaktöriyel regresyon analizi, ameliyat edilmeyen grupta Alvarado skorunun anlamlı olmadığını göstermekteydi.
Sonuç
Akut apandisit tanısında Alvarado skoru ve/veya ultrasonografinin hiçbir üstünlüğü gözlenmemiştir. Bulgular akut apandisit tanısında en güvenilir parametrelerin öncelikle “nötrofili hâkimiyeti” ve daha sonra “lökositoz” olduğunu göstermektedir. Çalışmanın diğer sonuçları ise inflamatuvar belirteçlerin diğer parametrelere üstünlüğünün olmadığını, fakat C-reaktif protein ve prokalsitonin seviyelerinin komplike vakalarda belirgin olarak yüksek olduğunu ortaya koymuştur.